26 Ağustos 2007 Pazar

Baştan çıkarıcı

Öpüşme tekniği: Severek ve yorulmak bilmeden öpüşür. Ayrıca sırnaşık ya da karşısından çok fazla istekte bulunan birisi değildir.
Vücut yapısı: Güçlüdür, ama yine da az kaslıdır. Her zaman bakımlıdır ve gözlerinde derin bir anlam gizlidir. Dolgun dudaklıdır.
Özellikler: Nazik ve baştan çıkartıcıdır. Kadınları parmağına dolayabilir..
Sonuç: Her zaman ne istediğini ve neyi nasıl elde edeceğini bilir.

İş kolik

Öpüşme tekniği: Onun için hiç şüphesiz en önemli unsur başarıdır! Öpüşmeyi sever, tabii çok uzun ve sık öpüşür. Ama dili gereğinden fazla hareketlidir! Öpüşürken karşı tarafı mıncıklamaktan hoşlanır. Ancak bir anda kalkıp işe gidebilecek bir kişiliği vardır.
Vücut yapısı: Zayıf, solgun, sportif, ince dudaklı ve uzun yüzlüdür.
Özellikler: Her zaman nesneldir. Oldukça başarılıdır. Beklentileri fazladır.
Sonuç: Her zaman kontrolü elinde tutmak isteyen ve zor aşık olan bir insan..

Evcil

Öpüşme tekniği: Dünyada öpüşmekten daha çok sevdiği birşey yoktur. Eğer dudakları dudaklarınızda değilse, o zaman mutlaka göğüslerinzi, boynunuzu ya da başka yerlerinizi öpüyordur.
Vücut yapısı: Güçlü, biraz kilolu, dolgun dudaklı, iri gözlü.
Özellikler: Saatlerce öpüşebilir.
Sonuç: Kesinlikle güvenilebilir bir insandır. Ama onunla birlikteyken süpriz beklememelisiniz.

Entellektüel

Öpüşme tekniği: Konuşmak mı öpüşmek mi? Entellektüel adamımız her ikisine de vakıftır.
Vücut yapısı: Yuvarlak yüzlüdur ve saçları genellikle arkaya doğru taranmıştır. Geniş omuzlu değildir, ama ellerini çok hızlı hareket ettirir. Ayrıca gözleri nemlidir.
Özellikler: Her konuda ve her yerde konuşur. Belki de bu kadar çok konuşmasının nedeni bilmediklerini saklamaktır.
Sonuç: Duygusallık ona göre değildir. O daha çok bilgisayar ve rakamlarla ilgilidir.

Öpüşme şekilleri

Öpüşme tekniği:İstekleri bitmez ve oldukça sırnaşık bir şekilde öpüşür. Ayrıca öpüşme esnasında vücut temasına çok özen gösteren maceracı, bu davranışıyla öpüşmenin onun için cinsel ilişkiden önce gelen bir basamak olduğunu gösterir.
Vücut yapısı: Kaslı, geniş omuzlu, erkeksi, sportif
Özellikler: Bonkör, ama yine de belli bir amaç doğrultusunda!
Sonuç: İstediği herşeyi elde eder! Zaman o kadar önemli değildir!

Nasıl Öpüşülür?

1-Iyi öpüsebilmenin en önemli unsuru dudaklarinizi kullanabilmenizdir. Dudaklarinizin rahat ve yumusak olabilmesine özen gösterin. Uzun bir süre dudak dudaga temas çok etkili olacaktir.Dudaklarinizi partnerizin yanaklarinda ve boynunda dolastirmayi da ihmal etmeyin.
2-Nefesinizi kullanin.Boynunda ve kulaginda sizin hafifçe nefesinizi hissetmesi çok hosuna gidecektir
3-Dilinizi opüsmenin ilerleyen safhalarinda kullanmalisiniz.Ilk etapta partnerinizin dudaklarini yumusakça yalamaya baslayin. Partnerizi öpmeden dudaklarini nemlendirin. Öpüsmeye basladiginizda kendi dudaklarinizi da nemlendirmeyi unutmayin
4-Dilinizi partneriniz boynundan kulagina, geçtiginiz bölgeleri hafifçe yalayarak götürün. Kulak memesini de emebilirsiniz. Kulagini aginizla kapatip derin nefes alin.
5-Dilinizin ucunu partnerinizin kabul etmesini saglayin siz de onunkini. Bu oynasmadan sonra partnerinizin dilini hafifçe emmeye baslayin.Partnerinizin dudaklarini hafifçe emin ve yalayin.Çenesini hafifçe isirmaniz hosuna gidecektir
6-Partnerizin vücudundaki hassas bölgeleri ona sormadan bulmaya çalisin. Dudaklarinizla onun vücudunu kesfedin Genelde hassas olarak adlandirilan bölgeleri söyle siralayabiliriz;meme baslari,goguslerin arasi, kollarin alti, göbek çukuru.


1.kızın boynunu ıslattıktan sonra hafifce ufleyin (kudururlar
2.boyunave dudaklara abartmadan sert dil darbeleri ve dis gecirme olayına girin
3.her kızla aynı opusulmez kızın opusme stilini ogrenip olayı ona gore yonlendirin
4.eger kız cok guzel opusuosa baglantınızı kopartmayın.
kızları opmek o kadar zor bisi deildir bi kez ben trende yanıma oturmus olan ve tanımadıgım bi kızı yolculuk suresınde tavlayıp yalamıstım bile ve kız benim opustugum kızlar icinde en iyi opusen kızdı ve ben ancak 1 saat yaladım ve trenden indikten sonrada bi daa kızla gorusmedim ben bu salaklıgı yaptım siz yapmayın(bu arada tren olayı yalan veya abartı deil tam 4 yolculukta 3 kız bagladım ustuste 4duncudede baglıyodum kız telefon nomu istedi trenden bi indik bi golyat gelip kızı aldı erkek arkadasıymıs az daa kabagı yardırıyoduk eheehe)

Aromaterapi

Genellikle klasik masaj yöntemlerini bitki özlerinden elde edilmiş karışımlarla hazırlanan masaj yağlarını kullanılarak uygulanan bir masaj yöntemidir. rahatlatıcı, gevşetici, dinlendirici olabileceği gibi zindeleştirici ve uyarıcı türde etkileri olabilir. aslında aromaterapi yöntemi sadece masajla sınırlı değildir, genel anlamda bitkisel öz ve yağların kimyasal yapısı ve enerjilerinden faydalanarak solunum (buğu), kompres ve banyo uygulamaları ile de yapılabilir. bitkisel öz ve yağlar, bitkilerden damıtma ve buhar yöntemi ile elde edilmiş yağlardır. aromatik yağlar günlük yaşamda kullanılan kozmetik yağlara oranla vücut tarafından çok daha kolay emilir ve yan etkisi yok denecek kadar azdır. önemli olan doğru yağı doğru şekilde kullanabilmektir. temel yağlar kesinlikle direkt olarak vücuda temas ettirilmemelidir, mutlaka taşıyıcı yağ ile belli oranlarda karıştırılarak uygulanmalıdır. uygulama öncesi cildin küçük bir bölgesinde deneme yaparak cilt yapısının uygulanacak yağa vereceği allerjik tepki mutlaka ölçülmelidir. günümüzde aromaterapik masaj yalnızca tedaviye yönelik değil klasik masajı destekleyici olarak genel rahatlama sağlayıcı ve dinlendirici özelliği ile de kullanılan bir yöntemdir.

Kızlık zarı cinsel ilişkide mutlaka kanar mı

Kızlık zarı cinsel ilişkide mutlaka kanar mı?

Kızlık zarı nispeten esnek olmasına karşın, vajinanın içine girme denemelerinde (cinsel ilişkiyle, parmaklarla veya muayene aletleriyle) kolaylıkla yırtılan ve kanayan bir anatomik yapıdır. Ancak kişiler arası önemli yapısal farklılıklar nedeniyle kızlık zarı aşırı esnek olanlarda veya zar üzerinde yapısal olarak az sayıda damar bulunması durumunda ilk cinsel ilişkide kanama gerçekleşmeyebilir. Bunun sıklığını belirleyen bir çalışma olmamakla beraber deneyimler kadınların muhtemelen %1-2'sinde kızlık zarının ya aşırı esnek olması, veya damarlanmasının az olması nedeniyle ilk cinsel ilişkide kanamadığını göstermektedir.

Bakire bir kadının jinekolojik muayene olması mümkün müdür?

Jinekolojik muayenenin en önemli aşamalarından biri vajinanın ve rahim ağzının gözlenmesi için yapılan spekulum muayenesidir. Günlük tıp uygulamalarında bakire olanların muayenesinde çoğunlukla bu işlem uygulanmamakta ve elle muayene makattan yapılmaktadır.

Doktorlar arasında yaygın olan diğer bir eğilim de bakire birinin yalnızca ultrasonografiyle değerlendirilmesidir. Bu yaygın eğilimin nedeni, halk arasında "muayenenin ultrasonografiye göre daha az gelişmiş bir yöntem olduğu" şeklindeki yaygın görüş nedeniyle kadınların doktorlarını "yalnızca ultrasonografiyle tanı koyan doktor"lar arasından seçme eğilimleridir.

Bakire bir kadının değerlendirmesinde yalızca karından yapılan ultrasonografi yeterli değildir. Akıntı, kasık ağrısı gibi şikayetlerin değerlendirmesinde kızlık zarına hiç bir zarar vermeden makattan muayene yapılması mümkündür ve ihmal edilmemelidir.

"İlk gecede" nelere dikkat etmek gerekir?

İlk gecede veya daha geniş anlamıyla ilk cinsel ilişkide hem kadına hem erkeğe düşen önemli görevler vardır. Bu ilk deneyimin güzel ve hatırlandığında iyi duygular uyandıran bir deneyim olması için kadının kendini bu ilk deneyime psikolojik olarak hazır hissetmesi gerekir. Ön sevişmeyle vajinada yeterli kayganlaşma sağlanmalı, eğer bu sağlanamazsa kayganlaştırıcı jel şeklinde eczanede satılan ve reçetesiz alınabilen ilaçlar kullanılmalıdır

İlk cinsel deneyimin mutlaka ağrılı olması gerekmez. Kadın kendini yeterince gevşettiğinde, erkek de yumuşak davrandığında ağrısız bir ilk deneyim gerçekleşmesi çok muhtemeldir.

Kadınların ilk deneyimlerinde en önemli korkularından biri gebe kalmaktır. Bu yüzden erkeğin prezervatif kullanması veya kadının doktoruna danışarak uygun bir korunma yöntemini kullanmaya başladıktan sonra ilişkide bulunması en idealidir.

İlk cinsel ilişkide zar aşırı kanayabilir mi?

Özellikle erkeğin çok aceleci ve sert davranması durumunda ufak yapılı kadınlarda zarla birlikte vajina dokusu da yırtılabilir. Bu durum çok aşırı kanamayla seyreden ve büyük olasılıkla dikiş atılarak tedavi edilmesi gereken bir durumdur. Kızlık zarının çok aşırı sert yapısı olması da bu duruma katkıda bulunabilir.

Normalde ilk ilişkide oluşan kanama birkaç dakika içinde en geç yarım saatte durur. Eğer kanama çok şiddetli olursa veya uzun süreler geçmesine rağmen durmazsa böyle bir durum söz konusu olabileceğinden doktora başvurmak gerekir.

Bazı durumlarda ilk ilişkide kanama olur, yırtık yeri iyileşir, daha sonraki ilişkilerde tekrar kanar. Bu da kızlık zarının aşırı sert veya fazla "damarlı" olmasından kaynaklanır. Kanama miktarı fazla değilse, her ilişkide oluşan kanama kısa süreliyse endişelenecek bir durum yoktur.

Kızlık zarı ilişki dışında ne zaman yırtılır?

İlişki dışında nadir olarak bazen uzak doğu sporu, jimnastik gibi aktif ve normalin dışında bacak açma hareketi yapanlarda, kaza ve bazen düşmelerde yırtılabilir.

Kızlık zarının ne tarafından yırtıldığı bilinebilir mi?

Yırtılmış bir kızlık zarının ne tarafından ve nasıl yırtıldığı bilinemez,ilişkide penis ile mi, parmak veya başka bir nesne ile mi veya düşme veya başka bir nedenle mi yırtıldığı bilinemez.

Ne zaman yırtıldığı bilinebilinir mi?

Yırtılmış olan bir kızlık zarının ne zaman yırtıldığı da bilinemez ancak yeni yani yırtılmadan sonraki yaklaşık ilk 7-10 gün içerisinde muayene edilirse yeni olduğu söylenebilir,yoksa ister bir ay ister 10 yıl önce olmuş olsun fikir yürütülemez,ne zaman yırtıldığı bilinemez.

Yırtılan kızlık zarı sonra tekrar iyileşir mi? Kapanır mı?

Hayır,farklı bir yapıya sahip olan kızlık zarının yırtılan kısımları hiç bir zaman kendiliğinden tekrar birleşmez.

Mastürbasyon yaparken yırtılabilir mi?

Eğer içinize bir şey sokmadan sadece sürtünme yoluyla mastürbasyon yapıyorsanız yırtılmaz.


Dikilen bir kızlık zarı yüzde yüz kanar mı?

Evet,eğer bu işin uzmanı tarafından dikilmişse dikilen bir zar yüzde yüz kanar.

Dikilen bir kızlık zarının dikildiği ilişkiye gireceğim kişi tarafından anlaşılır mı?

Kesinlikle hayır, sadece kadın doğum uzmanları veya adli tıp uzmanları bunu anlayabilir.

Kızlık zarı dikilmesi için ilişki sayısının veya ne kadar süredir ilişkiye girildiğinin önemi var mıdır?

Hayır yoktur, çocuk doğurmuş kadınlarda dahi bu kızlık zarı tamir edilir.

Kızlık zarım yırtılmıştı, diktirmiştim, tekrar diktirebilir miyim?

Evet ,defalarca dahi tamir edile bilinir

Kızlık zarı dikişi acıtır mı? ne kadar sürer? nasıl bir ameliyattır?

Hayır acımaz, siz uyutularak veya o bölge uyuşturularak yapılır,10 ila 30 dakika arasında sürer,operasyondan sonra rahatlıkla yürüyebilir veya çalışabilirsiniz.Hiç kimse sizin böyle bir operasyon geçirdiğinizi anlamaz.

Kızlık zarı ilişkiden ne kadar zaman önce dikilmelidir?

Bu kızlık zarınızın tipine ve hekiminizin yapacağı ameliyata bağlıdır, bazen bir kaç ay evvel, bazen bir kaç gün evvel bazen de bir yıl önce dikmek gerekir.

Dikildikten sonra nelere dikkat etmek gerekir? Duş ve saire gibi şeyler zararlı mıdır?

Özel bir şey gerektirmez ilk bir kaç gün hekiminizin önerilerine uymak gerekir, rahatlıkla bir kaç gün sonra duş alabilirsiniz.

Kızlık zarı bozulmadan gebelik oluşabilir mi?

Evet. Gebelik oluşması için kızlık zarının bozulması şart değildir. Yukarıda anlatıldığı gibi esnek olan bir zar tam bir cinsel ilişkide bozulmamış olmasına karşın gebelik oluşabilir. Diğer bir yol da yine ender görülmesine karşın erkeğin kızlık zarına çok yakın bir yere boşalmasıdır. Spermler oldukça hareketli hücreler olduklarından vajinanın girişinden rahim ağzına ve buradan da iç genital sisteme geçerek gebeliği başlatabilirler.

Muayenede kızlık zarının sağlam olup olmadığı anlaşılabilir mi?

Kadın Hastalıkları ve Doğum uzmanının yaptığı bir muayenede kızlık zarının yırtılmış olup olmadığı, yırtılmışsa bunun eski bir yırtık mı, yeni bir yırtık mı olduğu anlaşılabilir. Ancak Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanları resmi bir kurumda adli tabip olarak görevli olmadıkları sürece bu muayeneyi yapmamayı tercih etme veya muayene sonucunda rapor vermeyi reddetme özgürlüğüne sahiptirler. Dahası Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanları hastanın kendisi dışındaki birine muayene sonucunu bildirmek zorunda da değildirler.

Kızlık zarı cinsel ilişkide mutlaka kanar mı?

Kızlık zarı nispeten esnek olmasına karşın, vajinanın içine girme denemelerinde (cinsel ilişkiyle, parmaklarla veya muayene aletleriyle) kolaylıkla yırtılan ve kanayan bir anatomik yapıdır. Ancak kişiler arası önemli yapısal farklılıklar nedeniyle kızlık zarı aşırı esnek olanlarda veya zar üzerinde yapısal olarak az sayıda damar bulunması durumunda ilk cinsel ilişkide kanama gerçekleşmeyebilir. Bunun sıklığını belirleyen bir çalışma olmamakla beraber deneyimler kadınların muhtemelen %1-2'sinde kızlık zarının ya aşırı esnek olması, veya damarlanmasının az olması nedeniyle ilk cinsel ilişkide kanamadığını göstermektedir

Kızlık zarları yapısal olarak farklılıklar gösterebilir mi

Anatomik olarak kızlık zarı vajinanın hemen giriş kısmında yerleşmiş, en sık görülen şekliyle ortasında adet kanının ve vajinal salgıların akmasına yarayan ufak bir delik bulunan yarı esnek, ince bir yapıdır. Bazı kadınlarda bu yapı çok sert veya çok esnek olabilir. Bazı kadınlarda ortada bir yerine iki veya daha fazla sayıda delik bulunabilir. Ender durumlarda zarın ortasındaki delik o kadar büyüktür ki, muayenede neredeyse zar hiç yok sanılabilir. Bazı çok ender durumlarda ise zarda hiç delik yoktur (imperfore himen). Bu durumda adet kanaması genç kızlıkta görülen ilk kanamadan itibaren sürekli genital kanal içinde birikir ve her adet döneminde kız "adet olamamaktan, ancak aşırı ağrı duymaktan" yakınır. Kanama öyle ileri boyutlarda birikebilir ki, tüm rahim ve tüm vajina kanla dolmuş ve genç kızda halen ilk adet kanaması gerçekleşmemiş olabilir. Bu ciddi bir durumdur ve kadının genital sisteminin zarar görmemesi için ameliyatla kızlık zarına delik açılarak içerideki kanın boşalması sağlanmalıdır.

Neden böyle bir yapı var?

Anatomik ve fizyolojik açıdan kızlık zarının bilinen bir işlevi yoktur. Genital sistem enfeksiyonlarına karşı koruyucu bir işlevi olduğu düşünülmesine karşın, ortada delik olan bir yapının nasıl olup da enfeksiyonlara karşı koruyucu olacağı tartışma konusu olduğundan bu görüş tam olarak geçerli değildir. Aslında enfeksiyonların bakire olanlarda daha ender oluşmasının nedeni bu kızların cinsel yolla bulaşan hastalıklara maruz kalmamış olmalarıdır. PID (pelvik enfeksiyon) ve vajinit gibi enfeksiyon hastalıkları aktif cinsel yaşam başladığında, önemli bir kısmı cinsel yolla bulaşan bakterilerle başlatılan enfeksiyonlardır.

Kızlık zarı tam olarak nerededir?

Kızlık zarı, vajina girişinin 1-1.5 santimetre iç kısmında yer alan ince bir yapıdır.

Kızlık Zarı

Kızlık zarının latince adı hymendir ve HYMEN Yunan mitolojisinde Evlilik Tanrısının ismidir. Kızlık zarı ülkemizde ve dünyanın belli bölgelerine halen sosyal ve kültürel önemini korumaktadır. Kızlık zarının henüz bozulmamış olması hatalı olarak kadının bekaretinin, yani bir erkekle birlikte olmadığının sembolü ve yine hatalı olarak ilk ilişkide kanama olmaması kadının daha önceden bir erkekle cinsel ilişkide bulunmuş olduğunun kanıtı olarak görülmekte ve birçok masum genç kız bu yüzden tüm yaşamlarını etkileyecek olaylarla karşılaşabilmektedir. Bu durum yalnız bizde değil, birçok kültürde geçerlidir.

Kadın Hastalıkları ve Doğum uzmanları ne yazık ki genç kadınların "kızlık zarı muayenesi" için kliniğe getirilmelerine ve böylece bazen küçük düşürülmeye varacak kadar aşağılanmalarına tanık olmaktadırlar.

Bu yazı kızlık zarı hakkındaki bazı yanlış bilinenleri düzeltmek veya bilinmeyenleri açıklığa kavuşturmak için basitliği korumak açısından soru-cevap şeklinde hazırlanmıştır.

KADINLARIN CİNSEL BÖLGELERİ

Cinsel Bölgeler

Kadınların cinsel coşkuları ağır ağır artar. Başlangıçta hafif temas, okşama ve öpüşme cinsel heyecanın uyandırılması için en uygun yöntemlerdir. Sevişmenin başında erkeğin, kadının temel erojen bölgelerini (cinsel organ ve göğüsler) değil, ikincil olanları (yüzü, boynu, kolları, sırtı, belkemiğini ve tabii kalçaları) uyarması daha doğru olur!

Dudaklar

Sevdiğiniz kişinin dudaklarına kondurduğunuz minik bir öpücük bazı zamanlar dünyalara bedel olabilir. Hele bir Fransız öpücüğü sizi unutulmaz kılacaktır.

Eller

Eller vücudun en hassas yerlerindendir. Sevgilinizin ellerine yapacağınız bir masaj onun bütün stresini alacak ve rahatlamasına yardımcı olacaktır. Sevgilinizin parmaklarını dudaklarınız üzerinde gezdirerek onu tahrik bile edebilirsiniz. Onun parmaklarını kendi vücudunuzda gezdirerek hem kendi duygularınızı hem de onunkileri harakete geçirebilirsiniz.

Boyun

Sevgilinizin boynunu öpmeyi, hatta yumuşakça ısırmayı hiç denediniz mi? Denemediyseniz hemen bir vampir harekatına geçin ve sevgilinizin boynuna doğru yönelin, bakalım neler oluyor!

Saç Dipleri

Sevgilinizin saçlarını yumuşak dokunuşlarla ensesinden yukarıya doğru hafifçe okşamayı sakın ihmal etmeyin!

Karın

Karın ve cinsel organ arasında kalan bölge oldukça hassastır. Bu bölgeye yumuşak el masajları yaparsanız sevgiliniz üzerinize saldırmamak için kendisini zor tutacaktır. Krem kullanırsanız el hareketlerinizi daha da yumuşatabilirsiniz. Masajdan sonra göbek deliğine de küçük bir öpücük kondurmayı unutmayın!

Kulaklar

Kulaklar sadece duymaya yarar sanıyorsanız yanılıyorsunuz! Kulaklara kondurulan ateşli bir Fransız öpücüğü sevgilinize unutulmaz birkaç saniye yaşatacaktır.

Ayak Bilekleri

Çoğu insanın cinsellikte pas geçtiği bölgelerden biri de ayak bilekleridir. Ayak parmaklarına ve bileklere uygulayacağınız rahatlatıcı bir masajla sevgilinizi kolayca baştan çıkarabilirsiniz.

Sırt

Boyundan başlayan dokunuşları yavaş haraketlerle kürek kemiğine doğru kaydırarak önce sevgilinizi rahatlatın. Bu sırada yanaklarına da öpücükler kondurarak onu iyice uçurabilirsiniz. Daha sonra göğüs kafesine doğru ilerlettiğiniz ellerinizle ona öldürücü darbeyi vurun.

HAMİLELİK OLASILIĞI YÜKSEK GÜNLER

Adet görülen ilk günü 1 ve toplam zamanı 28 kabul edersek.

01-10. gün = Gebelik şansı düşük

10-11. gün = Gebelik şansı orta

12-16. gün = Gebelik şansı yüksek

17-18. gün = Gebelik şansı orta

19-28. gün = Gebelik şansı düşük

ERKEKLERDE SERTLEŞME SORUNU

Evlilik öncesi ilişkiye giren çoğu gencin başına gelen sertleşme sorunun ana nedeni heyecandır. Eğer bir insan bir kere başarısızlığa urarsa hep uğruyacağını düşünür. Bu nedenle ondan sonraki tüm ilişkilerde bu sorunun tekrarlanacağını düşünürler.

Bu sorunu engelemek için güvendiğiniz kişiler ile ilişkiye girmeli ve onla ön sevişme yapmaya dikkat etmelisiniz. Bu sayede heyecanınız azalıcaktır.

Eğer ki yaşınızdan dolayı sertleşme sorunu yaşıyorsanız Viagra bu konuda bir numaralı silahtır. Yalnız bu hapı almadan önce doktorunuza kesinlikle danışın çünkü bir çok kişi bu hapı kullanırken kalp krizinden dolayı ölmüştür.

geciktirmek için seks sırasında başka şey düşünür mü

Kesinlikle doğru!! Erkek, partnerinin orgazm olmasını beklerken kendi boşalmasını geciktirmek için duygularını yavaşlatır. Bu nedenle tamamen ilgisiz şeyler düşünmeye başlar. Bu yöntem tüm erkeklerin uyguladığı bir geciktirme şeklidir. Ancak uzmanlar bunun, beynin ve bedenin ayrılmasına neden olduğu için erkeği yorduğunu söylüyorlar. Erkek seksten uzaklaşmak yerine gevşemeyi denemeli, kısa aralar vererek bedenin aşırı yorgun düşmesini engelemeli.

Erkekler boşaldıkları zaman niçin bazen çok, bazen az meni gelir

Öncelikle rahatlayın, bunun aldıkları zevkle hiçbir ilgisi yok. Yani sevişmeden çok fazla zevk alan bir erkek çok az boşalabilir. Bu tamamen, en son boşaldığı anın üzerinden geçiş zamanla ilgilidir. Aradan ne kadar çok zaman geçmişse patlama da o kadar büyük olur.

suçlu hissetmesi normal midir?

Evet. Araştırmalar, kendilerini tatmin edenlerin yarısının sonradan suçluluk hissine kapıldıklarını ortaya koyuyor. Oysa uzmanlar mastürbasyon yapmanın çok sağlıklı bir insan davranışı olduğu konusunda hemfikirler. Bu şekilde bir başkasıyla sevişmenin de öğrenildiği ve kişinin cinsiyeti ne olursa olsun bedenini tanıması ve sevmesi gerektiği ileri sürülüyor. Ayrıca mastürbasyon yapan kadınların yapmayanlara göre orgazm olmaya daha yatkın oldukları da söyleniyor.

Seks kalbi nasıl etkiler?

Sevişmek kan basıncını yükseltir ve kalp atışlarını normalin iki katı hıza çıkarır. Yani seks, spor yapmak, yürümek, koşmak gibidir. Düzenli olarak spor yapmak kalbi nasıl güçlendiriyorsa seks de aynı şekilde güçlendirir. Ancak ileri yaşlarda kalp, bu kadar hareketi kaldıramayabilir.

penisin uzunluğu mu yoksa kalınlığı mı daha önemli

Kesinlikle kalınlığı. Vajina girişi, zevk almayı sağlayan sinir uçlarıyla kaplıdır ve penis ne kadar kalın olursa bu bölgede o kadar çok uyarım olur. Orgazm sırasında kasılan kaslar da vajina girişinde ve çok duyarlıdır. Kısacası penis çok uzun olmasa da kalınlığı çok önemlidir.

Klitoris ve penisin dokusu aynı mıdır?

Evet. Anne karnındaki gelişmelerinin ilk 4 haftasında, bütün cinsel organlar ceninin jenital bölgesindeki küçük bir kabarıklık halindedir. Ancak bundan sonra gelişirler ve kadın ya da erkeke cinsel organı şeklini alır. Dolayısıyla klitoris aslında penisin küçük bir modelidir ve onunla aynı duyarlı dokuya sahiptir.

erkeğin penisi maksimum ölçüsüne ne zaman ulaşır

Genellikle 17 yaşında. Ayrıca bu yaşta seks gücü, enerjisi ve isteği de zirvededir. Ancak yine de erkeklerin kadınları sekste en iyi tatmin ettikleri yaşlar 26-32 arası. Erkeklerin seks güçleri 17 yaşında olduğundan daha azdır ama bu konudaki tecrübe ve bilgileri daha fazladır.

Kadınlar da boşalır mı?

Fazla sayıda olmamakla birlikte bazı kadınlar da orgazm sırasında boşalırlar. Açık renkli, meniye benzeyen ama içinde sperm bulunmayan bir sıvıdır bu. Çok ender olmamakla birlikte normal bir olaydır.

Eşimin birden fazla orgazm olmasını sağlayabilir miyim?

Cinsel ilişki sırasında kadınların birden fazla orgazma ulaşabilecekleri yolundaki açıklamalar, kadınlar kadar erkekleri de heyecanlandırıyor. Kadınlar kendi hislerini bildikleri ve neyle mutlu olduklarının farkında oldukları için bu konuyu daha rahat aşabiliyorlar. Oysa erkekler eşlerinin mutlaka birden daha fazla orgazm yaşaması gerektiğini düşünerek tedirginliğe kapılabiliyorlar. Hatta bunu kendi suçları olarak düşünüyorlar. Ancak bu, neredeyse tüm kadınlar için çok zor...

"Frijit" tam olarak ne demek?

Cinsel isteksizlikle eş anlamlı bir kelime. Genelde partneri kadar sık seks istemeyen kadınlara "frijit" yaftası yapıştırıldığını da unutmayın tabii... "Frijit"liğin fizyolojik ya da duygusal birçok nedeni olabilir. Orgazma ulaşma güçlüğü çeken kadınlar için şunları söylemek gerekiyor. Ne olursa olsun rahatlamaya çalışmalılar veya daha uzun bir önsevişme yaşamalılar. Ya da bazen değişik yollarla uyarılmak gerekiyor. Genelde partneri kadar sık seks istemeyen kadınlara "frijit" yaftası yapıştırıldığını da unutmayın tabii...

Bir vajina fazla ıslak olabilir mi?

Bazı kadınlar vajinalarının fazla ıslak olduklarından şikayetçi olurlar. Ancak bu tür olaylara çok nadir rastlanır. Vajinanın ıslaklığıyla ilgili ortaya atılan bir teori var, o da şöyle: "Islaklığın nedeni kişiden kişiye değişebilir. Belli bir cinsel hayata alışık olan bir kadının yeni bir partner bulmasıyla birlikte hayatı tamamen değişebilir. Onun yanında olmak bile ıslaklığa neden olabilir. Bu son derece normaldir."

erkeği ereksiyon halinde tutmak için ne yapmalı

Sıkma tekniği uygulanabilir. Tam boşalmadan önce erkeğin cinsel organının başını başparmak ve ilk iki parmağınızla kavrayıp sıkın. Başparmağınız cinsel organın göbeğe bakan tarafında olmalı, diğer iki parmak dış tarafında olmalı. Penis sıkma tekniği hem size sevişmek için süre verir hem de partnerinizin kendini kontrol altında hissetmesini sağlarsınız.

Cinsel ilişki sırasında bir şey hissetmiyorsanız...

Erkek arkadaşınızla seks yaptığınız zaman içinize girdiğini hissediyor ama ondan sonra hiçbir şey hissetmiyorsanız, ne yapmalısınız?... Eğer partnerinizin cinsel organı normalden küçük değilse ve başka biriyle aynı sorunu yaşamadıysanız, sorun partnerinizin içeri girdiğinde ereksiyonunu koruyamamasından kaynaklanmış olabilir. Eğer içeri girdiğinde kısmen ereksiyon oluyorsa, daha iyi hissetmeniz için gerekli sürtünmeyi gerçekleştiremiyor demektir.

Venüs tepesi nerede?

Kadınların kasık kemiği üzerinde ufak ve tepeye benzeyen bir yağ birikintisi vardır. İşte buna "Venüs Tepesi" denir. Çıplak bir şekilde aynanın önünde dururken bu yeri bacaklarınızın arasında kolayca farkedebilirsiniz. Bazı kadınların, partnerleri tarafından Venüs tepesinden tutulurken bile orgazma ulaştıkları biliniyor.

Oral seks sırasında sperm yutulmasının sakıncaları var mı

Tıpkı besinler gibi sperm de mideye gidip daha sonra vücuttan atılır. Yoksa spermler vücuda girdikten sonra başka organlara gitmez, sindirim sistemine girip sonra da dışarı atılır. Ama yutulan spermle cinsel yolla bulaşan çeşitli hastalıkları ya da HIV virüsünü kapma olasılığınız çok yüksek!

hamile kalınmasını önleyecek bir şey var mı

Korunmadan seks yaptıktan sonra oluşabilecek bir hamilelikten korunmak için 2 metod var, ama ikisinin de başarısı regl döneminizle ilgili. İlk metod, seksten sonra ilk 72 saat içerisinde alınması gereken bir hapla ilgili. Eğer onu almak için geç kaldıysanız yapmanız gereken tek şey, ilk beş gün içinde doktora başvurup diğer doğum konrol yöntemini size uygulamasını istemeniz.

Fazla masturbasyon zararlı mı?

Bir defada çok fazla masturbasyon yaparsanız, klitorisiniz tahriş olup orgazmı imkansız hale getirebilir. Bu durum çok uzun sürmez, masturbasyona biraz arar verirseniz her şey normale dönebilir.

Bir vajina çok fazla küçük olabilir mi?

Çok küçük vajinaya pek rastlanmaz. Eğer erkek cinsel organının vajinaya girmesi sırasında sorun yaşıyorsanız, bu vajinadan dolayı değil, vajinanın girişini bloke eden ve "himen" denilen bir deri parçasından dolayıdır.

Teorik olarak vajina, içine en büyük penisi alabilecek kadar büyüktür. Ancak korku, depresif durumlar ve sinirsel dönemler vajinayı küçültebilir. Vajinanızın küçüklüğünden şikayetçiyseniz genişletme tekniklerini deneyin. Vajinaya tek tek işaret ve orta parmağınızı sokup aralarında yarım veya bir santim ara bırakmaya çalışın. Bunu yapabiliyorsanız, açıklığınız normal demektir. Ağrı duysanız bile, cinsel ilişki sırasında vajinanız ıslak olacağından bu ağrıyı hissetmeyeceksiniz. Eğer yukarıdaki egzersiz acı vericiyse vajinaya krem sürüp sıcak suya girip öyle deneyin.

Fazla seks vajinayı gevşetir mi?

Sözkonusu bile değil. Tam tersi, düzenli seks vajinanın girişindeki kasları kuvvetlendirir. Bu kasların ve dolayısıyla vajinanın gevşemesine neden olan tek şey doğum ve yaşlanmadır. Bu kasların fonksiyonunu ayakta tutmak için seks dışında da egzersiz yapabilirsiniz. Örneğin tuvelete gittiğinizde kasılın ve idrarınızı durdurun. Sonra gevşeyin. Bu egzersizi birkaç tekrarlayın.

Orgazmı kolaylaştıran nefes tekniği nedir?

Orgazma yaklaşırken nefes hızlanır ve sanki göğsün alt tarafıyla soluk alınıyormuş gibi olur. Orgazmı çok daha şiddetli yaşamak için yapmanız gereken derin nefes almak. Özellikle nefesinizi diyaframdan almak size daha çok yardımcı olacaktır.

Daha geleneksel takılanlar için

elle takma yöntemini hatırlatmakta fayda var. Paketi yavaşça açınki prezervatif zarar görmesin. Prezervatifin başındaki havayı sıkarak dışarı atın ve prezervatifi takarak yuvarlamaya başlayın. İçindeki spermleri akıtmaması için ilişki biter bitmez prezervatifi çıkartın.

Acemiler için işte öneriler

Sprem öldürücü içermeyen bir prezervatif seçmelisiniz. Çünkü sprem öldürücü maddelerin tadı kötü gelebilir. Kayganlaştırıcı kremler içeren veya çeşitli tadları olanları seçebilirsiniz. Prezervatifi baş tarafı içerde kalacak şekilde dişlerinizin arasına alın. Çok sıkı tutmamaya özen gösterin. Yoksa dişleriniz onu patlatabilir. Partnerizin cinsel organına yerleştirdikten sonra prezervatifi dudaklarınıza yuvarlayın ve takın. Dudaklarınız yerine dilinizi de kullanabilirsiniz.

Prezervatif ağızla takılabilir mi?

Bunu yapabilmek için biraz deneyimden başka bir şeye ihtiyacınız yok!

seks sonrası acı hissedilmesinin sebebi nedir

Klitoris uyarıldığı zaman kabarır ve yükselir. Tekrar eski haline dönmesi ve alçalması yarım saat kadar sürebilir. Orgazm sonrası dokunmaya karşı hassas olması normaldir. Çünkü bu sırada açık pozisyondadır.

Vajina kokusu sevilmediği zaman ne yapılabilir?

Her kadının vajinası hafif asitli bir koku salgılar, bu son derece normaldir. Bu kokunun erkekler için başdöndürücü ve uyarıcı olduğunu ekleyelim. Tabii bu bölgenin hijyeni çok önemli. Vajinanızı her gün, isterseniz seksten önce de yıkayın. Kokusuz bir sabun kullanmanız yeterli, böylece doğal kokunuz kaybolmaz. Çünkü uzmanlar çeşitli kokulu sabunlardan ve kozmetik ürünlerden uzak durmanızı tavsiye ediyor. Çünkü bu ürünler bu bölgede yaşayan bakterilerin doğal dengesini bozup rahatsızlıklara yol açabilir.

Öpüşmekle AIDS kapılır mı?

Ara sıra bununla ilgili bazı söylentiler çıkmasına rağmen, HIV virüsünün öpüşmekle hiçbir şekilde insandan insana geçmeyeceği tesbit edildi. Tükürükte virüs bulunabilir, ancak konstrasyonu o kadar düşüktür ki, risk taşımaktan uzak kalır.

AFRODİZYAKLAR

Eşinizin ya da sevgilinizin "performansı" giderek düşmeye mi başladı? Meraklanmayın ve hemen moralinizi bozmayın. Ve sakın ne olduğu belli olmayan "cinsel iştah açtırıcı ilaçlara" saldırmayın! Çünkü böyle bir sorunun en "temiz" yöntemi tabii ki doğal ilaçlar! İşte size her birinin ayrı ayrı marifeti olan "doğal seks ilaçları"! Afiyet olsun...

Nane:
Cinsel isteği çok artırır. Erkekte psikolojik iktidarsızlığı giderir.

Kuşdili:
Tüm salgı bezlerini dengeli bir şekilde çalıştırır. Erkeklerde iktidarsızlığı giderir.

Kekik:
Vücudun savunma gücünü ve erkekte cinsel arzuyu artırır.

Tarçın:
Cinsel isteği artırır.

Zencefil:
Tüm vücudu uyararak bedenin ve zihnin çalışma gücünü artırır. Erkekte cinsel gücü artırır.

Maydanoz:
Bedenin yorgunluk ve ruhi bunalımını giderir.

Kişniş:
Erkeklerde cinsel arzuyu artırır. Günde bir kahve kaşığı kullanılır. Sinir sistemine de çok yararlıdır.

Kırmızı Biber:
Cinsel isteği artırır. Ancak damar sertliği, üre ve tansiyonu olanlar yememelidir.

Vanilya:
Çeşitli sebeblerle erkeklerde görülen cinsel iktidarsızlığı giderir ve onlara cinsel güç kazandırır.

Sivribiber:
Bol miktarda C, P, K vitamini içerir. Erkeklerde cinsel isteği artırır.

Hardal:
Cinsel arzuyu artırmanın yanı sıra sinirleri kuvvetlendirir. Midesi hassas olanlar karaciğer, damar sertliği ve tansiyonu olanlar kullanmamalıdır.

Kereviz:
Çeşitli iç salgı bezlerine tesir eder ve onların faaliyetlerini artırır. Bu yüzden erkeklerde cinsel faaliyeti artırır.

Ayçiçeği:
Bol protein ihtiva eder, içeriğinde fazla miktarda E vitamini vardır. İktidarsızlığa engel olur. Kalp ve sinir hastalıklarını önler. Cinsel arzuyu artırır.

Greyfurt:
Vücuda gençlik ve dinçlik verir. Aynı şekilde cinsel yaşama da etkisi olur.

Çam fıstığı:
Bol E vitamini vardır. Cinsel tükenme ve buna bağlı olarak ruhi çöküntü ve kalp rahatsızlıklarını geçirir.

Antep fıstığı:
Protein ve E vitamini içerir. Cinsel arzuyu artırır.

Cinsel Yolla Bulaşan Hastalıklardan Korunma

Cinsel yolla bulaşan hastalıklar (CYBH), özellikle nüfusu kalabalık olan şehirlerde daha önemli bir sorun olarak karşımıza çıkmaktadır. Çok çeşitli şehirlerden ve hatta ülkelerden, çeşitli kültürlerden gelen insanların fazlaca yaşadığı yerlerde elbette kaçınılmaz olarak bu tür hastalıklar daha fazla görülür.

Korunma yollarına girmeden önce bu hastalıkların çok kısa bir özetini yapmakta fayda var:

CYBH başlığı altında toplanan hastalıklar hayatı tehdid eden hastalıklar olabileceği gibi (AIDS ve Hepatit B gibi); hayati tehlikesi olmayan ancak kalıcı hasarlar bırakabilen hastalıklar (erkekte ve kadında kısırlığa neden olan enfeksiyonlar, özellikle kadında kalıcı ağrılar ve diğer jinekolojik belirtilere yolaçan enfeksiyonlar) şeklinde; ya da enfeksiyon süresince çok çeşitli belirtilere yolaçan, kişiyi rahatsız eden ve daha sonra giderek hafifleyen seyir izleyecek şekilde olabilir (kadında vajinit ve bazı sistit türleri gibi).

CYBH'ler kadının anatomik özellikleri nedeniyle erkekten kadına daha kolay bulaşırlar. Hayatı tehdid eden enfeksiyonlar hariç, diğerleri genellikle kadınlarda daha kolay kalıcı hasar bırakırlar ve daha şiddetli belirtilere neden olurlar. CYBH'lerin önemli bir kısmı kronik seyirlidir, yani bir kez bulaştıktan sonra hiçbir belirti vermese de vücutta enfeksiyon etmeni yaşamaya devam eder. CYBH'ler arasında virüslere bağlı oluşanlar için henüz kesin etkili bir tedavi şekli geliştirilememiştir.

Tüm bu özellikleri nedeniyle CYBH'ler önemli bir sağlık sorunudur ve bu konuda bilgisi olmayanları daha kolay "vurur".

Korunma

Cinsel yolla bulaşan hastalıklardan bireysel düzeyde korunmanın en etkili yolu hastalık riski taşıyan şüpheli kişilerle (hayat kadınları, hayat kadınlarıyla birlikte olduğu bilinen kişiler, çok sayıda partneri olan ya da olmuş kişiler) ilişkiye girmekten kaçınmaktır.

Ancak unutulmamalıdır ki bariz olarak şüpheli olmayan biriyle beraber olunduğunda da hastalık bulaşabilir. O yüzden ikinci basamak, hakkında bilgi sahibi olunmayan bir kişiyle, ne kadar "temiz" görünürse görünsün, ilişkide prezervatif kullanmaktır.

Prezervatifler arasında lateks yapılı olan ve spermisit içerenler tercih edilmelidir (spermisitlerin aynı zamanda mikroorganizmaları etkisiz hale getirebilme özellikleri de bulunmaktadır). Prezervatif bir kez kullanılmalı ve ilişki sonrası çıkartıldıktan sonra poşete koyularak atılmalı ve eller sabunlu suyla yıkanmalıdır.

Prezervatif kullanımı yıllar boyu erkeklerin tekelinde ve inisiyatifinde kalmıştır. Son yıllarda ise kadınların kullanımına uygun olarak geliştirilen prezervatifler Amerika'da ve bazı Avrupa ülkelerinde kullanılmaya başlanmıştır. Ülkemize de girmiş olan bu ürünlerin çok yakında yaygın olarak kullanılacağını düşünüyorum.

Ne kadar etkili korunma olursa olsun cinsel yolla bulaşan hastalıklar açısından herkes risk altındadır. Bu hastalıkların çoğunda erken tanı ve tedavi hem kişinin sağlığının tekrar oluşturulması, hem de hastalığın daha çok bulaşmasının engellenmesi açısından önemlidir. Her bireyin CYBH grubunda yeralan hastalıkların genel belirtilerini bilmesi ve aşağıdaki belirtilerden bir veya daha fazlası olduğunda çekinmeden doktora başvurması önemlidir.

CYBH başlığı altında toplanan hastalıklar

Gonore ve klamidyalara bağlı jinekolojik enfeksiyonlar: Gonore ve klamidya adı verilen iki ayrı bakteri türü, taşıyıcı erkekten kadına cinsel temasla bulaşarak kadının genital organlarında yaygın bir enfeksiyona yolaçabilmektedir. Pelvik enfeksiyon (Pelvic Inflammatory Disease-PID) adı verilen bu durum fallop tüplerinde tıkanmaya ve pelvis organlarında yapışıklıklara yolaçabilmekte, dahası yaygınlaştığında hayatı tehdid eden bir hastalık tablosu oluşturabilmektedir.

Erkeklerde "belsoğukluğu" adı verilen hastalıktan sorumlu gonore ve yine erkeklerde üretra (idrar boşaltım kanalının son kısmı) enfeksiyonlarına neden olan klamidya sıklıkla belirti vermeden bulunmakta, bazı durumlarda sperm ileten kanallarda daralmalara yolaçarak kısırlık nedeni olabilmektedir. Kadınlarda da tüplerin tıkanması ve genital organlarda oluşan tıkanıklıklar kısırlığa ve dış gebelik riskinin artmasına neden olmaktadır. Kadınlarda tüplerin tıkalı olması en önemli kısırlık nedenlerinden biridir ve en önemli nedeni cinsel yolla bulaşan bakterilere bağlı olarak gelişmiş pelvik enfeksiyonlardır. Kadında pelvik enfeksiyonlar belirtisiz seyredebileceği gibi sıklıkla akıntı ve kasıkağrısı şeklinde belirti verirler. Kadınların bu belirtiler konusunda duyarlı olmaları ve erken tedavi şanslarını yitirmemek için doktora başvurmaları önemlidir. Bu muayene kasıkağrısı ve akıntının pelvik enfeksiyona bağlı olup olmadığının saptanmasında ve erken tedavisinde önemlidir.

Genital ülser hastalıkları: Bu grupta yeralan hastalıklar cinsel yolla bulaşan ve erkek ve kadında genital bölgede ülser (yara şeklindeki lezyon) oluşumuyla belirti veren hastalıklardır. Bu grupta en sık Herpes Simpleks enfeksiyonu (genital "uçuk" hastalığı) ve sifiliz (frengi) görülür. Diğer genital ülser hastalıkları nispeten daha ender görülür (şankroid, lenfogranuloma venereum ve granuloma inguinale). Genital bölgede ülser behçet hastalığı, kanser, ilaç allerjisi gibi nedenlere bağlı olarak da görülebilir.

Herpes simpleks enfeksiyonu (genital bölgede "uçuk" hastalığı): Dudaklarda ve dudak çevresinde görülen uçuğa benzer lezyonların çok sayıda ve gruplaşmalar şeklinde ve çok daha şiddetli belirtilerle genital bölgede ortaya çıkmasıdır. Dudak uçuğuna yolaçan Tip 1 Herpes Simpleks virüsü (HSV 1) tarafından oluşturulabileceği gibi daha sık olarak cinsel temasla geçen HSV 2 tarafından oluşturulur.
Virüs bir kez vücuda yerleştiğinde belli dönemlerde tekrarlayıcı enfeksiyonlara yolaçar. İlk enfeksiyon oldukça ağrılı ve kaşıntılıyken, ikinci ve sonraki enfeksiyonlarda daha hafif belirtiler gözlenir.
Bu enfeksiyonun kadın açısından en önemli özelliği gebelik döneminin sonlarında ortaya çıktığında doğum kanalından bebeğe bulaşarak bebeğin hayatını tehdideden enfeksiyonlara yolaçma riski olması ve bu nedenle sezeryan ile doğum gerektirebilmesidir.

Sifiliz (frengi): Sifiliz etkeni olan bakteri (Treponema Pallidum) vücuda ilk girdiğinde kendini şankr adı verilen düzgün kenarlı ağrısız bir genital ülser şeklinde gösterir. Bu dönem hastalığın tedavisi için en uygun dönemdir. Tedavi edilmezse bu ülser 6-8 haftada kendiliğinden kaybolur ancak hastalık ilerlemeye devam eder ve belli bir süre sonra kendini çeşitli cilt döküntüleri, iç organ bozukluklarıyla gösterebilir. Bu dönemde de tedavi edilmezse bu belirtiler 4-12 hafta gibi bir zamanda kaybolur ve hastalık "iyileşmiş" izlenimi verir. Ancak belirtisiz geçen yaklaşık bir on yılın ardından hastalık kendini ciddi kalp-damar hastalıkları, nörolojik hasarlar ve diğer iç organ tutulmalarıyla gösterir.
Hastalığın her dönemde tedavisi mümkün olmakla beraber, ne kadar erken tedavi edilirse sekel ve organlarda kalıcı bozukluk bırakma riski o kadar düşer.

Kadınlar açısından sifilizin diğer önemli bir yönü erken gebelik döneminde hastalığa yakalanıldığında enfeksiyonun plasenta yoluyla bebeğe bulaşma ve doğacak olan bebekte çok ciddi anomalilere yolaçabilme riskidir.

Genital kondilomlar (genital siğiller): Human papilloma virus (HPV) adı verilen virüsün cinsel temasla genital bölgeye yerleşmesi sonucu oluşan değişik sayı ve büyüklükte kitlelerdir. Virüs vücuda yerleştiğinde zaman zaman tekrarlayıcı enfeksiyonlara ve yeni kitlelerin oluşmasına neden olur. Kadında erkeğe göre daha sık belirti verir. Kitleler mikroskopla tanınabilecek kadar ufak olabilecekleri gibi, çok sayıda kitlenin yanyana gelmesiyle adeta karnıbaharı andıran bir şekil alabilirler. HPV olağanüstü bulaşıcı bir virüstür ve gerçek cinsel birleşme olmaksızın yanlızca genital bölgelerin yakın teması ve hatta umumi tuvaletlerden bile bulaşabilir.

Kondilomların tedavisinde kitlelerin cerrahi yöntemle çıkarılması, koter yardımıyla yakılması ya da kriyoterapiyle dondurulması, ya da krem şeklindeki çeşitli ilaçlarla "eritilmesi" yöntemlerinden biri ya da birkaçı beraberce uygulanabilir. Burada amaç görünen lezyonların tümüyle ortadan kaldırılarak kitlelerin tekrar oluşma riskinin ve bulaştırıcılığın azaltılmasıdır. Ancak ne kadar iyi uygulanırsa uygulansın hiç bir tedavi yöntemi virüsü vücuttan tam olarak uzaklaştırmada etkili değildir.

Kondilomlara bağlı ortaya çıkan estetik problemler dışında HPV'nin en önemli özelliği virüsün bazı alttiplerinin kanserojen (kanser yapıcı) özelllikler taşımasıdır. HPV'nin çok sayıda alttipi arasından kondilom yapan Tip 6 ve Tip 11 dışında çoğu alttipin kanserojen özelliği vardır. Kanserojen özelliği olan alttipler genellikle kondilom yapmadan sessiz bir şekilde vücuda girerler ve hücrelerde kanserojen etkilerini başlatırlar. Bu virüsleri taşıyan erkeklerde penis kanseri oluşma riski, kadınlarda da serviks (rahimağzı) kanseri oluşma riski artmıştır.


En sık enfeksiyon yapan alttipler kanserojen etkileri olmayan ve daha çok kitle oluşumu şeklinde belirti veren 6 ve 11 tipleri olmasına karşın HPV tanısı konmuş bir bireyde diğer alttiplerin de sessiz bir şekilde bulunma riski yüksektir. Bu yüzden bu enfeksiyonu taşıyan erkeklerin üroloji uzmanlarının tavsiyesine göre hareket etmelerini, kadınların ise yıllık pap-smear incelemesine ek olarak serviksin mikroskop altında incelenmesine olanak veren kolposkopik incelemeden de geçmelerini uygun buluyoruz.


AIDS: Acquired Immune Deficiency Syndrome kelimelerinin başharflerinden oluşturulmuş bir kelimedir. "Edinilmiş İmmun yetmezlik sendromu" adı verilen bu hastalık HIV (Human Immune Deficiency Virus) adı verilen virüsün cinsel ilişki, virüsü taşıyan kanın nakledilmesi, virüsü taşıyan bir hastanın vücut salgılarıyla temas ile (cinsel ilişki olmadan intim (cinsel içerikli) öpüşme, hastane personelinin yeterli önlem almaksızın virüsü taşıyan kişiye tıbbi bakım hizmeti vermesi gibi) vücuda giren virüsün temel hedefi bağışıklık sistemidir. Bu sistemi zayıflatarak veya etkisiz hale getirerek çeşitli fırsatçı enfeksiyonların ve belli kanser türlerinin ortaya çıkmasına neden olur. İlk temastan kanda virüsün saptanmasına kadar geçen süre 6 ay kadar uzun, ilk belirtilerin ortaya çıkmasına kadar geçen süre ise 10 yıl kadar uzun olabilir.

Günümüzde AIDS hastalarının tam olarak şifaya kavuşmaları mümkün olmamakla beraber virüsün yayılmasını kısmen durduran, fırsatçı enfeksiyonların tedavisinde başarıyla uygulanan çok sayıda ilaç yardımıyla AIDS hastalarının yaşam süreleri artmaktadır. AIDS aşısı çalışmaları da hızla devam etmektedir.

Hepatit B ("B tipi sarılık"): Bu hastalık da cinsel yolla ve aileiçi yakın temasla bulaşabilen bir virüs hastalığıdır. Bir aile bireyinde enfeksiyon ya da taşıyıcılık saptandığında, başta eş olmak üzere diğer aile bireyleri de risk altındadır ve gerekli tetkikler yapıldıktan sonra aşılanmalıdır. Günümüzde bebeklere ve diğer duyarlı bireylere rutin olarak Hepatit B aşısı uygulanmaktadır. Çok yakın bir gelecekte bu uygulamalarla dünya üzerinden Hepatit B hastalığının aynen çiçek hastalığı gibi tümüyle kalkacağını varsayabiliriz.

Vajinitler: Kadında oluşan vajinit kendini kötü kokulu, kirli renkte, köpüklü, bazen peynir kesiği şeklinde olabilen akıntıyla birlikte, kaşıntı, idrar yaparken yanma, ilişkiden sonra kanama şeklinde belli eder. Vajinitlerin tek oluşma yolu cinsel ilişkiyle bulaşma değildir. Mantarlara bağlı vajinitler gebelik, doğum kontrol hapı kullanımı, kontrolsüz kalmış şeker hastalığı gibi etkenlere bağlı olarak oluşabilirler. Trikomonaslara bağlı vajinitler de yine hijyenik olmayan koşullardan (umumi tuvaletler, havuzlar, ortak iç çamaşırı kullanımı) bulaşabilir.

Uretrit: Uretra, yani idrar boşaltım sisteminin mesaneden sonraki kısmı, CYBH'nin erkeklerde en sık belirti verdiği organdır. Uretrit adı verilen bu tabloda idrar yapma dışındaki zamanlarda akıntı olur. Bu akıntının da en sık nedeni gonore adı verilen bakteriye bağlı gelişen belsoğukluğudur. Gonore dışında klamidyalar ve diğer bazı bakteri türleri de uretrit nedeni olabilirler. Uretrit kadında da sık görülen bir hastalık olmasına karşın, sıklıkla genital sistemin diğer kısımlarında (serviks, fallop tüpleri gibi) oluşan enfeksiyonların seyrinde yeralır ve uretradan oluşan akıntı sıklıkla vajinal akıntıyla beraber olduğundan dikkat çekmeyebilir.

Bir kişide CYBH grubunda yeralan hastalıklardan biri saptandığında, diğer bir hastalığın da beraberce bulunma olasılığı önemli derecede artar. Bu yüzden bu kişilerin aynı gruptaki diğer hastalıklar yönünden de incelemelere tabi tutulması uygun olur.

Cinsel Yolla Bulaşan Hastalıklar

Bu başlık altında toplanan hastalıklar iki insan arasında oluşan cinsel nitelikli yakın temasla bulaşan mikrobik (bakteri, virüs, parazitlere bağlı) hastalıklardır. Önceleri zührevi hastalıklar olarak anılan bu hastalıkların bir kısmı yanlızca genital bölgede belirtilere neden olurken (kadında vajinal akıntı, erkekte üretradan akıntı, heriki cinste genital bölgede ülser gibi), diğer bir kısmı tüm vücudu etkileyen genel belirtilere neden olurlar (frengi, hepatit B ve AIDS gibi).

Bu hastalıkların bir kısmı için en önemli bulaşma yolu iki insanın cinsel nitelikli yakın teması iken (genital siğil, herpes simpleks, vajinit gibi), diğer bir kısım hastalıklar cinsel yolla bulaşmaya ek olarak kan yoluyla (AIDS ve hepatit B'nin virüsü taşıyan kanın nakledilmesiyle bulaşması gibi, anneden bebeğine henüz doğmadan frengi bulaşması gibi) ve cinsel ilişki dışındaki yakın temasla da bulaşabilmektedir (anneden bebeğine doğum esnasında ya da doğum sonrasında emzirme ve bakım esnasında bulaşan genital siğil, herpes simpleks ve hepatit B gibi, aile içinde günlük yaşam koşullarının paylaşılması sonucu bulaşan hepatit B gibi).

Bu gruptaki hastalıkların bulaşması için heteroseksüel ilişki (kadın-erkek cinsel ilişkisi) koşul olmadığı gibi, bulaşma için gerçek cinsel ilişki olmaksızın enfeksiyonu taşıyan birinin genital bölgesiyle yakın temas bile hastalığı almak için yeterli olabilmektedir (genital siğil gibi). Cinsel yolla bulaşan hastalıklar tüm diğer bulaşıcı hastalıklar gibi bildirimi zorunlu hastalıklar grubunda yeralırlar.

Aşağıda anlatılacak hastalıkların çoğu için cinsel ilişki dışında da çeşitli bulaşma yolları mevcuttur. Bu yüzden bu hastalıklardan birine yakalanan kişinin partnerini, ya da partnerin hastalığa yakalanan kişiyi sadakatsizlikle itham etmesi haksızlık olabilir. Dahası CYBH'larda görülen belirtiler başka hastalıklarda da görülebilir ve yanlızca belirtilere dayanarak, tanı konmadan karşı tarafı suçlamak anlamsızdır.

Cinsel yolla bulaşan bir hastalığı olan kişinin hastalığın varolduğu zaman dilimi içinde ilişkide bulunduğu kişilere durumu bildirmesi ve bu kişilerin de kontrolden geçmeleri için uyarıda bulunması; tedavi bitene kadar, doktorun belirlediği süre içerisinde hiçbir cinsel aktivitede bulunmaması ya da doktorun izniyle prezervatif koruyuculuğu altında ilişkide bulunması partner(ler)ine ve topluma karşı en önemli sorumluluğudur.